Admin
Mesaj Sayısı : 432 Kayıt tarihi : 31/10/09 Yaş : 35 Nerden : KAYSERİ
| Konu: Şeyh-ül-İslam Musa Kazım Paz Kas. 01, 2009 12:20 am | |
| Sual: Diş dolgusuna fetva veren Şeyh-ül-İslam Musa Kazım kimdir? CEVAP Sultan ikinci Abdülhamid hanın tahttan indirilmesiyle din işlerine de fesat karıştı. İttihat ve terakki fırkasına kayıtlı olan cahiller, hatta masonlar, din işlerinde yüksek mevkilere getirildi. İlk iş olarak, sultan Abdülhamid hanın son Şeyh-ül-İslamı Muhammed Ziyaüddin efendi, vazifesinden alındı. Bu yüksek makama 1910’da Musa Kazım efendi getirildi. Bu zat, koyu ittihatçı ve mason idi. Bunun gibi, İslamiyet'e uymayan hareketlerinden ve sapık yazılarından dolayı ikinci Abdülhamid han tarafından Irak’a ve Fizan'a sürülmüş olan bölücü kimseler, İstanbul’a getirilip, kendilerine din işlerinde vazifeler verildi. Bu cahil ve partizan kimseler, bozuk, sapık din kitaplarının yazılmasına, yayılmasına, önayak oldular. Abdülhamid han zamanında yazılan din kitapları, bir ilim heyeti tarafından tetkik edilirdi. Tasdik edilip, izin verilenler bastırıldı. Böylece, o tarihlerde basılan din kitaplarına güvenilir. 1909’dan sonra din kitapları yetkili âlimler tarafından kontrol edilmez oldu. Bu kitaplardan, ancak vesikalar vererek, yazılanlara güvenilir. Ne oldukları belirsiz kimselerin ve bid’at fırkalarına satılmış olan mezhepsiz din adamlarının yazdıkları bozuk kitapları okuyan Müslüman yavruları, temiz gençler, dini yanlış öğrendiler. Böyle cahil yetiştirilen Müslümanlardan bazıları, siyaset cambazlarının tuzaklarına düştüler. Kendi partilerinden olmayanlara kâfir diyecek kadar taşkınlık yapanları oldu. Müslümanlar arasındaki bu fitne, İslam düşmanlarının işlerine yaradı. İngilizlerin (İslamiyet'i yok etmek) planlarının gerçekleşmesini kolaylaştırdı. İşte bunun için, Allahü teâlâ, Müslümanların bölünmelerini yasak etti, kardeş olduklarını bildirip, birbirlerini sevmelerini, vatan düşmanlarına karşı birleşerek kuvvetli olmalarını emretti. (Eshab-ı Kiram kitabı)
Yahudiler, İttihat ve terakki fırkasıyla işbirliği yaptı. Bütün şer güçler, sultana karşı birleşti. 1909 da tahttan indirilip, bütün Müslümanlar öksüz bırakıldı. İttihat ve terakkinin başında bulunanlar, din düşmanlarını ve masonları devletin en yüksek mevkilerine getirdiler. Hatta Şeyh-ül-İslam yaptıkları Hasan Hayrullah ve Musa Kazım mason idi. Ülkeyi kana buladılar. Bu İngiliz uşaklarının sebep oldukları, Balkan, Çanakkale, Rus ve Filistin cephelerinde, haince hazırlanmış İngiliz planlarıyla, Abdülhamid hanın yetiştirdiği, dünyanın birinci kara ordusu yok edildi. Yüz binlerce vatan evladı şehit edildi. İngilizlerin hileleriyle, devletin başına geçen masonlar, vatanın savunmaya muhtaç olduğu bir zamanda, milleti sahipsiz bırakıp kaçtılar. Hainliklerini böylece de ispat ettiler. (İngiliz Casusu kitabı)
(Diş doldurtmaya Musa Kazım efendi de fetva vermiş) sözü, vesika olamaz. Fetvanın fıkıh kitaplarından alınmış olması ve alınmış olduğu kitaptaki mehaz olan yazının fetva altında bildirilmesi lazımdır. Musa Kazım efendi, böyle yapmamış, kendi mantığı ve düşüncesiyle birçok yanlış fetvalar vermiştir. Meşrutiyetin ilanından sonra, ittihatçıların iş başına getirdikleri cahil, hatta mason din adamları böyle bozuk fetvalar vermekten çekinmediler. Müslümanın uyanık olması, masonların ve mezhepsizlerin, münafıkların ve bid’at sahiplerinin, bölücülerin güler yüzlerine ve tatlı sözlerine aldanmaması, onların yazılarına değil, (Ehl-i sünnet) âlimlerinin kitaplarına uyması ve bu kitaplara uyan hakiki din adamlarına tâbi olması lazımdır. (İslam Ahlakı kitabı)
En son Admin tarafından Perş. Mart 17, 2011 7:31 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|